Renault sayıdeğer Laguna’dan
sonraki berbat D segmenti deneyimi olan Latitude’u unutturmak, sevenleriyle
bembeyaz bir sayfa açmak adına elinden geleni fazlasıyla yapmış bu sefer. Samsung’dan bozma değil safkan Renault olan bir araç tasarlayıp üretmiş. Olağanüstü
pürüzsüzlük ve elegant çizgiler felsefesi ile adı konan proje; konforlu bir kabini,
eşsiz diz mesaflerini ve hangar gibi bir bagajı hedef almış. Bu
yaparken dev bir dokunmatik ekran, segmentin ilk olacak teknolojik gelişmeler ve
gösterişli eğlence, kişiselleştirmeleri de sos olarak eklemiş. Şöyle
diyebiliriz Passat aynı gelişimi gösterse idi muhtemelen şu anda A6/ BMW 5
rakibi olup olmadığını tartışıyorduk. Bu cümleyi unutmayın yazının sonunda
hatırlayacağız.
4.85 x 1.87 ölçüleriyle
dev boyutlarda bir araçtan bahsediyoruz. Boyutları ile birlikte önde ve
arkadaki dev ledler, öndeki dev krom çıtalar aracı dev boyutlarda
hissettiriyor. Aynı sürüşündeki gibi. Dışarıdaki farklı tasarımla birlikte
içerisi bir o kadarda sade kaliteli ve aşina duruyor. Dışardan dikkat çekici görünürken,
içeridense sükünetle dolu bir yolculuk hissi veriyor. Özellikle arkadaki 262 mm
diz mesafesi sınıfında (Superb dahil) en büyük ölçüye sahip olmasını sağlamış
ama malesef kağıt üzerinde.. Bagajın 608 litre hacmi yanında da kabin
içerisinde de irili ufaklı gözler bulunuyor.
Motor
Performans Ekonomi : Detaylar
150 ve 200 hp gücünde 2 benzinli motorlar 6 ileri manuel ve 7 ileri çift
kavrama EDC ile alınabilecek. 110, 130,160 hp güçlerinde 1.5 ve 1.6 dizel
mototlar ise 6 ileri manuel ve 6 ileri çift kavrama EDC ile alınabiliyor. Bizim
kullandığımız 130hp EDC ortalama bir performans ve ortalama bir ivmelenmeye
sahip. İşin garip olan yanı 130 ile 160 arasında teknoloji farkı olmasına
rağmen 0-100 ve ara hızlanma anlamında 0,3- 0,2 sn gibi oldukça düşük farklar
var.
Madalyonun diğer tarafında VW ve Peugeot’un 120hp motorlarla elde ettiği hızlanma
ara hızlanma ve maksimum hız değerlerinin çok ötesine geçemeyen 130 ve 160 hp
motorlar kağıt üzerindeki kadar parlak hisler vermiyor. Olayın daha da
karışması için yakıt tüketiminde 508'in çok net daha iyi olduğunu
belirteyim.
Biz 130hp lik motorlar trafik yoğunluklu bir parkurda 6,9 lt ortalama
değer elde ettik. Belki bu alanda yalıtıma da yansıyan düşük rüzgar direncinin
verdiği temiz hissiyatın altını çizebiliriz.
Yol Tutuş,
Gidiş, Hisler:
CMF Platformu tam bir Renault. Düşük hızlarda sert yüksek hızlarda dağınık.
4 controlün avantajını şehiriçinden çok park anında yani direksiyonun maksimum
çevirildiği anlarda biraz olsun hissediyorsunuz. Ancak hızlı virajlarda
mucizevi bir yol tutuş beklerken ağır ve uzun bir araba kullanma hissiyatı ile
karşılaşıyorsunuz. Segmentin düşük hisli bir aracı diyebiliriz. Hatta hissizlik
konusunda çok eleştirdiğim Insıgnia bu aracın yanında spor kalıyor.
Kalite,
Konfor, Donanım
Aracın kapısını açınca koltuklar otomatik olarak 5 cm geriye kayıyor ve
oturduktan sonra hafızadaki yere geri dönüyor. 6 kullanıcı hafızası bulunuyor
ve 10 ayrı pozisyonda ayarlanabiliyor. Koltuklar ısıtmalı, havalandırmalı ve
masajlı. Masaj modu aracı comfort mouna alınca otomatik çalışıyor. Renault
mühendilseri aracın koltuk kalite ve ergonomisini azaltmadan koltuk arkası ve kaplamalarını
3 cm inceltmişler. Bu da sınıfın en uzun arka diz mesafesini getirmiş. Araç iç
mekanda Life, Zen,Business,Intens, Inıtıale Paris (Yalnızca 165 hp Dci GT line
için) isimli beş farklı tasarım ve donanım paketi sunuyor. Ayrıca kafalık
boşluklarında rahatlatıcı şekillendirme yapılmış.
Bose ses sistemi 2 subwoofer ve 11 hoparlör ile konser salonu akustiğini
ayağınıza ve kaba etinize taşıyor: Lakin ses o kadar güçlü titreşiyorki
koltuklarda kaba etinize kadar aktarılıyor. Tabi bu konforu arttıran bir detay
ise aracın tüm camları içerisden akustik kaplama ile kaplanmış olması.
8.7 inch ekranın çözünürlüğü harikaya yakın, dokunma hissi orta düzey
ancak menüler ve ergonomi çok düşük. Renault iyi bir ekran koyup işi bitiririm
diye düşünmüş ama kullanıcı debeyimi ve ergonomi kavramına sanırım makyajlı
veya bir sonraki versiyonda bütçe ayıracaklar, o zamana kadar ekranı
kullanırken kanser olmazsak tabi.
Araçta bulunan sürüş modu seçim ile motor yazılımında tepiselliğin
değişimi, Şansımzanın tepkileri, Direksiyon tur sayısı, Aktif darbe sönümleme
sistemi sertliği, 4Control sisteminin ayarlarını değiştirebiliyorsunuz. Bu
arada sürüş modları ile ambiyasn da değişiyor. Ambiyans değişimi ile iç
aydınlatmaların renkleri, ekranın arka plan desen ve rengi, motor sesi, koltuk
masaj ve havalandırma sistemi, klima performansı değişiyor. Bu ayarları ekran
içi menülerle yapabileceğiniz gib mode seçici tuşu ile de hızlıca
yapabiliyorsunuz.
Araçta dev bagajın yanısıra 8 litrelik torpido, 4.6 litrelik ön kapı içi
alanlar, bardaklıklar, arka yolcu telefonluklarını sayınca 25 litre ekstra
alana sahip bir yükleme fırsatı doğuyor.
Bu araçta Renault tarafından özellikle odaklanılan bir diğer konu ise
boya ve metal işçiliği. Bir zamanlar Audi 80’in 20 yıl boya garantisi vermesi
gibi Renault’Da kalite algısı yaratmak için doğru yerden başlamış. Öte yandan
araç parlaklığını daha uzun süre korusun diye aracın boyama sürecinee saunalama
ve peeling isimli 2 yeni adım eklemiş. Öte yandan boya ve vernik iyi yapışsın diye
55.000 devirle dönen motora sahip özel bir pompa ile 90.000 volt statik
elektirk yükü ile statik boya yapılmış. Böylece daha küçük boya ve lake partikülleri
daha sıkı yapışarak pürüzsüz ve daha dayanıklı olmuş.
4Motion:
Hissedebilenlerdenmiyim ya siz?
Elektronik sönümleme kontrolü ile etkileşimli çalışan 4control aracın
arka tekerleklerini belli bir hızın altında ön tekerleklerinin tersine, yüksek
hızlarda ise ön tekerleklerde ise aynı yönde döndürüyor. Bunu yaparken
özellikle ESP ve elektronik sönümleme ile çok iyi bir ekileşimle çalışıyor ve
aracın şirazesinin de değiştiğini hissedebiliyorsunuz. Ancak bu sistem mucizevi
farklar yaratmıyor. Belki 150-160 km ve üzeri hızlarda sert şerit değiştirme
hareketlerinde daha iyi hissedebilirdik ama trafşkten pek imkanımız olmadı.
Sonuç: Satın
Alma, Değer Kaybı, Rakipler:
Yazının başında “Passat aynı gelişimi gösterse idi muhtemelen şu anda A6/
BMW 5 rakibi olup olmadığını tartışıyorduk.” demiştik. Renault için büyük çok
büyük bir adım olmuş. Hatta renault Latitude’den sonra ortaçağdan 4-5 çağ atlayıp
direk milenyum çağına geçiş yapmış. İnanılmaz bir sıçrama. Ancak bu aynı
zamanda segmentin liderinin ne kadar iyi bir paket olduğunu gösteriyor. Bu
boyutta bir sıçramaya rağmen yine de liderlikten inmiyor Passat: Boyutlar, ergonomi,
kalite, değer koruma, yürüyen aksam, şanzuman,yalıtım, performans, hisler ve
tüketim değerlerinde neredeyse en iyi yada en iyinin bir altı. Renault ise
malesef bu devasa gelişimle hacim ve yenilikçilik konusunda lider olabiliyor.
Performans konusunda da belki podyuma çıkabileceğini ekleyebiliriz. Sadece o
kadar.
Bu durumda Passat ile aynı fiyata satılan ve elden çıkartmak
istediğinizde de tahminen passattan 5-10 bin TL ucuza satacağınız ve onun kadar
iyi olamayan bir araçtan bahsediyoruz.
Peki yeri neresi? Passat ve Superb’den sonra 508 ile birlikte 3. sırayı paylaşıyor.
Sonra ise özellikle fiyatıyla Insignia ve tam bir paketi olmayan Mondeo. Ardından
Japonlar Koreliler Jet Li ve Jacky Chan.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder
Harikasınız!!
Görüş ve fikirlerinizi bizlerle paylaştığınız için çok mutlu olduk.
Ufak bir değerlendirme sonrası yorumlarınızı da blogumuzdan görebilirsiniz.